10 Temmuz 2016
Bostwanadan vize alamayınca Zambia sınır kasabas Livingstone geri döndüm.Sınır yerleşkelerinin kendine has korkutucu bir çekiciliği var.Genellikle yoksul pis bir karmaşa içinde olurlar .Ama burası trekking bölgesi ve Zimbabve sınırı olduğundan pek çok Zambezi ve Viktorıa şelalesi aktıviteleri olduğundan şirindi sınır kasabası özelliklerini taşımıyordu.
Dönüşümün bir sebebi olmalı diye düşündüm , birkaç gün önce tanıştığım alman grup zambezi nehrinde rafting yapmışlar ve çok eğlenmişlerdi. Ben bu tur tehlikeli performansları sevmiyorum ama sıklıkla içine düşüveriyorum . Mademki iki ı hafta kaldım bir şey yapayım dedim.Alman gezgin rafting çok kolaydı kimse düşmedi demişti olayın kolaylığından rahatsız olmuş gibiydi.
Eh dedim bu fırsat bi daha çıkmaz yarın için kayıt yaptırdım.
Sabh rafting yolcularına katıldım . Nehir kıyısında güzel bir kahvaltı yaptık 40 kişi cıvarındayız benden cok gençler ve cok yaşlılarda var. Sağım solumdakilerle sohbet edip olayın zorluğundan emin olmak istiyorum hani o filimlerde gördüğüm gibiyse …
Genellikle nehir suyu çoğaldığından güzergahı değiştirdiklerini, daha kolay olduğu bilgisiyle rahatladım.araçlarla 45 dakika da gelmiştik herhalde yandaki nehir kenarından başlıyacağız dedim,ne gezeeer.
Aldılar grubu eğitim odasına başlıklar kürekler daığtıldı. Bir eğitmen nehirde neler yapacağımızı anlattı.Yanımda üç İsrailli delikanlı şirinmi şirinler. Eğitim sonrası bir çok belge imzalattırdılar işte o zaman aldı beni bir korku. Belgeler özetle başımıza gelecek olanlardan sakatlanma ölüm olursa kendimiz sorumlu olduğumuza dair.
Eee parayı ödedik yolu geldik eğitimi aldık kask başımızda pedallar elimizde gruplar oluşturulmuş kim hangi liderle berabe belirlenmiş…Hiç kimse itiraz etmiyor imzalara,kuzu kuzu takıldım peşlerine.
Yüzdük yüzdük kuyruktayız,sanıyordum amaa..
İşler gittikçe zorlaşıyor her bir sevimsizlikten sonra ha bu sonuncusuydu atlattık gitti diyorum ama öyle değil. Ölümcül bir trek başladı hemde güneşin altında ağır kask başımda kürekler ellerimi zaptettiğinden dengemi koruyamıyorum. Devasa taşların üstünden atlayıp duruyoruz, yol diye bir şey yok. İsrailli çocuklar kaskımı küreklerimii aldılar daha iyiyim . Ha bitti ha bitti derken kan ter içinde neredyse bir saat yürüdük,yarlardan tırmanıyoruz ip merdivenlerden iniyoruz.kimi taşlar yakıyor kimileri kaygan.sinirliyim ama hadi bu sondur hadi bitti diye kendime gaz veriyorum.Bi kişi geri dönelim dese takılacağım peşine. Raftingin bu yürüyüş kadar zor olmayacağından eminim. Neden kimse itiraz etmiyorki? Bu normal güzergah değilmiş rafting güzergahı nehrin suyunun yükselmesi nedeniyle değişince başlangıç noktası da değişmiş. Hay allah oyun bozan olmak istemiyorum botta dinlenirim başıma gelecek hangi olay bu yürüyüşten zor olabilirki.
Sonunda vardık, bizim yerel bot liderimiz Tempo adlı şişman, çatalını sürekli ve her yerde bir adam.Hep beraber el el üstüne koyduk bir hurrraa attık, yallah botlara bi dinleneydik bi nefesimiz yerine geleydi…Neyse botta dinlenirim.kaslarım ağrımaya titremeye başladı.
Yine kimsede çıt yok Tembonun çatalını takip ettik en şişman iıder bizimki ,adam çatalını örtmekten aciz, korkuyorum.
Bunca badireye katlan tam bota otur geri dön, yok canım dedim ,yürüyüşten zor olacak değil ya.
Gruptakıler isimlerimizi ezberledik, komutları nasıl takip edeceğimizi tekrarladı Tembo yeniden ,düştük yola.
Pratik yapıyoruz Zambezinde Tembo pedallar yukarı diyor kaldırıyoruz kolları ,emri uygulayan askerleriz artık, çökün yere, çöküyoruz pedallayın, pedallıyoruz kaldırın kürekleri kaldırıyoruz.
Amanın su dalgalanmayamı başladı ne .huhuuu.
Temboda laf çöke emir vermiyorsa berbat anılarını anlatıyor. Bir gün kaya düşmüş biri ölmüş, bir gün arkadaşının küreği nizamsız kullanılması sonucu dişi kırılmış birinin...Sussun artık bi yandan bu hikayeler bi yandan gittikçe dalgalanan hatta kaynayan nehir, hızını artırdı.Kayaları teğet geçiyoruz, çok korkuyorum.Tembo susumuyor hikayelerin aralarından emirleri yakalamaya yerine getirmeye çalışıyorum.
Bi kürek çarpsammı suratına.Öyle kızgınım hem kendime hem Temboya.
Grup beş kişi benden başka her kes bu işi daha önce yapmış.hatta bir tanesi bu tür sporların eğitmeniymiş.
İşler daha korkutucu olup zorlaştıkça grubun adrenali artıyor öyle mutlularki.Hatta kızlardan biri suya atladı adrenalini yükseltmek için ve hemen Tembonun öğrettiği gibi kolu,boynu , bacağından değilde can yeleğinin üst kısmaından iki elle tutarak bota geri çıkarttık. Bi neşe bi neşe arkadaşlarda.
Toplam üç bot çıktıkz yola iki tane gardımız sürekli botların etrafında.
Öndeki bot bir anda yoğun bir dalgada ters döndü ,toparlandı ve sudan çıkıp yola koyuldular.O noktaya doğru kürek çekiyoruz artık daha fazla korkamam diyorum ve biraz rahatlıyorum korkunun üst nostasındayım.
Kah kürek çekiyor kah botun ortasına çöküyor kah kürekleri başımızın üstüne kaldırıyoruz.Belkide benim ciddiyetle emirleri yerine getirmem sayesinde öndeki botun geçtiği mother pointi sorunsuz geçtik.
Tam ohhh dedim haydaaa botun altındayım ,.botu şapka gibi başıma geçirmiş iplerine tutunmuş sürükleniyorum.Ayaklarımda trek ayakkabıları neden herkesin sandalet giydiğini anladım. Benim su geçirmez trek ayakkabıları suyla doldu her bir ayagimda iki kili ağırlık taşıyorum. Ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama botun altındaki havanın bana uzun süre yeteceğinden eminim yeterki sağım solum kayalara çarpıp kırılmasın dizlerimi karnıma çekip küçülmeye çalışmak nafile ayaklarda ikişer kilo var ve bir türlü eğitimde bu durumda botu kaldırıp çıkmalı mı yoksa bölye kendi halindemi gitmekliydik hatırlayamıyorum. Panikten eğitimdeki her şeyi unuttum.
Botun üzerinde biri var tak tak vuruyor bu hadi çık ortaya işareti olmalı bununla ilgili bir şey varmıydı eğitimde ?
Botu kolaylıkla başımın üstünden kaldırıp kurtuldum Tembonun çatalıyla göz gözeyiz . Sesim bir tuhaf çıkıyor Tembo Help help, Tembo heelp.
Tembo botun üzerine dört ayak üstünde başını bana çevirdi iyimisin yaralandınmı felan, iyiyim arkadaşlar nerede.Temponun gözlerinde korkumu vardı ben kendi korkumumu görüyordum bilmiyorum ama arkadaşlarımın öldüğünü düşünüyordüm. Temponun işeret ettiği yere baktım dört şaklaban kıkırdıyor az ileride botu yakaladılar hep beraber komutlarla düzelttik botu. Bu gezinin her hangi bir noktasında keyif alacakmıyım acaba.
Sırısıklam birbirimizi kurallara uyarak bota çektik haydaaa tekrar pedallara.Temboya yaranamıyorum ha bire Tülin… Tülin… deyip beklentisini yükseltiyor.
Üç bottan ikisi tam, biri yarım devrildi.Amaçta buymuş zaten adrenalin yapmak.
Bir anda havalanarak suya düştüğümü seyrettim. Sanki ben iki taneydim bir suya düşen bir seyreden.glug gluk su yutuyor hızla bottan birkaç metre önde sürükleniyorum.
Tembo en korkunç sesiyle adımı haykırıp sakın olmamı kıyıda bekleyen garda doğru yüzmemi söylüyor.
Gard küçücük bir adam kendi gibi küçücük tek kişilik kayığının entarisini giymiş .Anlatılmaz ancak fotoğraftan görünce anlarsınız (vidioyu ekleyeceğim)bana işaret parmağıyla gel gel yapıyor. Neden sırıttığını anlamış değilim.
Hayır diyorum Temboya yüzemem siz gelin alın.
Tembo bu, ısrarlı aynı şeyleri tekrarlayıp duruyoruz birbirimize . Ben gardla bizim botun arasındayım.
Yapacak bir şey yok bot akıntıyla benden uzaklaşıyor,garda doğru yüzüyorum ve sanırım ayakkabıların ağırlığıyla sürklenmem azaldı ama yüzmekte zorlanıyorum nerdeyse ayaklarımdaki ağırlık akıntının çekişiyle bacağımı dizlerimden koparıp götürecek.
Tanrım eğer kurtulursam bir daha rafting yapmayacağım, söz yeterki kurtulayım.
Yüzüyor ve cesedimin kaç şekilde bulunacağına dair olasılıklar geliştiriyorum bu ceset birde Türkıyeye gönderilecek nereye gömerler beni acaba? Belkide hiç bulunmaz cesetim.
Gardın o komik siluetine yaklaşıyormuyum ne. Adam hala gülümsüyor ve işaret parmağıyla o komik ge,l gelini yapıyor.Nihayet gardın kayığının önümdeyim ama telaşla elime gelen ilk ipi tutmuşum iman tahtam kayığın sivri ön ucuna vurup duruyor.Yya benim ya kayığın sallanmasıyla oluyor bu boğulmaktan değil göğüs travmasından öleceğim.
Gard israrla o ipi bırak bu ipi al diyor elindeki kayığın yan yüzündeki ipin uzantısını göstererek. Bir süre şüpheyle bakıyorum Burada kimsenin umurunda değilmiyim ? her kes niye emir verip duruyo r.
Tüm gücümü topladım elimdeki ipi bırakıp diğerini sıkı sıkı yakaladım.
Tembo gülerek botu yanaştırdı beni bota komutla çektiler artık umurumda değil.Tembonun uzattığı kürekleri fırlattım botun ortasına benden bu kadar deyip botun ortasına oturdum, ağlamak üzereyim.Tembo ve de diğerleri alkışlarla keşke senin yerine biz düşseydik suya diyorlar,amaçta zaten adrenalin yaşamakmış felan…
Botun ortasında son on dakikayı küsmüş çocuklar gibi geçirdim. Dönüşte bir de o kayaları tırmanmak var.yol boyunca bottakiler beni tebrik edip durdular.
Rafting eziyetini hoş bir süprizle kapattım bottan indik ve telefirikle araçlarımıızn önüne gittik.
Sonraki tam gün yataktan çıkamadım tüm kaslar ağrıyor normale dönmem dört günü buldu.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder