22 Ağustos 2016 Pazartesi

BİR HAYAT BİN BİR ANI



ANI  53

22 Ağustos 2016

Mümkünse gezdiğim yerlerde evlerin içine girmeye çalışırım .
Avrupalı turist aklından bile geçirmezken ben bu konuda başarılıyım.
Zanzibar Ston Townd ın taş evlerini kollayarak dolanıyorum .
Bu gün kesin bir ev içi görmeliyim. Hangisi ,hangisi, bu değil bu da değil…
Derken ikinci kattan beline kadar sarkmış tombul, esmer, saçlar hafif kel, kadın mı erkek mi anlayamadığım bir suratın kara gözleriyle göz göze geldik. Erkek olmalı saçı açık olduğuna göre.
O da eve kimi davet etsem diye bakıyor olmalı,bana davetkar güldüğüne göre.
El salladım, el salladı kimse gözlerini kaçırmaya niyetli değil.
Selamün aleyküm
Aleyhüm selam dedi kadınla erkek arası yumuşak bir ses.
Yüz erkek gülüş tavır ses kadın.
Ne güzel ev dedim el işaretleriyle destekleyerek.
Gel yukarı  dedi kadınımsı adam işaretten anladım.
İkircikliyim evin girişinin kapısında bir kadın oturmuş evde pişirip getirdiği küçük ekmekleri satıyor.
Kadına seslendi yukarıdaki, kadın kalktı bana yer açtı demir parmaklıklı kapı kilitli değil.
Tırmandım ikinci kata binanın içi loş ama  merdivenlerdeki küçük pencerelerden ışık yeteri kadar aydınlatıyor merdiven çıkışını.
İri yarı,tombul,hareketleri kadınsı,sert yüz ifadesi erkeksi gibi,amaan sana ne. Bi daha nerede karşılacaksın  travesti Müslüman Zanzibarlıyı.
Ohooo elindeki o bıçak ne ola,  
Adam bıçağı bıraktı ben tuttuğum nefesi buraktım.
Dikildiği yerin arkası mutfak ,anlayınca rahatladım ,o da o yumuşak hareketleriyle yemek yaptığını açıkladı birkaç İngilizce kelimeyle çoğunlukla işaretlere anlaşıyoruz.
Acaba yalnız mı diye düşünüyorum cinsiyetsiz oluşu irkti beni.hala kararsızım her iki konuda.
Uzun cübbesi erkeklerin giydiği türden,evin önü girişi pis ama burada lüks oteller hariç boyalı temiz evler yok zaten.Tüm evleri bir is almış götürmüş.
İkinci kata çıkan merdivenden bir kız çocuğu kafası gördüm bize bakıyor adam anladı buyur etti beni üst kat merdivenlerine kızın arkasından gidiyoruz.
Kız üçüncü katta  çift kanatlı eski ,gösterişli,süslü,ahşap kapıyı açtı merdivenlerde sanki filimin hızlı çekimindeydik odanın loşluğuyla birden yavaş çekime geçtik.
Hiç beklemediğim bir görüntü hayaldemiyim,sıçakmı çarptı beni?
Sırlar kapısı açıldı esans kokulu boydan boya halı döşeli ağır kadife perdeli (İşte  bir evim olursa böyle bir odası olmalı) bir oturma odası ama elli metre kare var rahat.
Duvara dayalı divanlar, halı yastıklar, masal gibi.
 Pencereden sızan ölgün ışığın içinden bilinmezlere açılıyorum .
Adımımı attım salona ,başka bir diyara.
Cama yan bakan kilim döşeli görkemli eski koltuk ,ama çok eski ve büyük. Belki kadın küçük olduğundan koltuk bana taht gibi göründü.
Çook  güzel çokkk yaşlı bir kadın bana gülüyor.
Bir süre anlayamadım ,yumruklarımı sıktım evet  hissediyorum, hayattayım.
Koltuğun sağında, solundaki divanlarda başları öylesine örtülü, ama çok şık şal ve eşarplarla, örtünmek için değil başlarını süslemek için örtülü değişik yaşlarda sekiz on kadın oturuyor.
Odada açık renk yok ölgün, büyülü,  gölgeler...
Gülen yüzlere bende gülerek karşılık verdim ellerini sıktım tek tek niye fısıldayarak konuşuyoruz ki?
Selamün aleyküm.
Aleyküm selam.
Şişman kadınsı konuştukça  ingilizcesimi gelişti yoksa ruhsal olarak mı anlaşıyoruz,Bayağı aynı dili konuşur gibi anlaşıyoruz. 
Ayakta durmuş bizim cübbeli kadınsı tercüme ediyor söylediklerimizi.
Bu kadar saygılı olmasından evin hizmetini göreni olduğunu anladım.
Hepimizin şaşkınlığı geçti divanda yaşlı güzele yakın bir yer açtılar bana.
Kadın nereden geliyorsun nereye gidiyorsun ne içersin falan gibi sorular sordu.
Bende kaç kışı yaşıyorsunuz kim kimin nesi,ev kimin gibi sorular sordum.
Kadınımsının getirdiği naneli limonayı içtim.
Yarım sat oturduk söyleştik
Ben ayrılırken yaşlı güzel kadınımsıya bir şeyler söyledi.
Kadınımsı ısrarla beni üst kata çıkarmak istiyor ,sanırım merakımın karşılığı olarak yaşlı güzel evi  gezdir demiş olmalı.
Üst kattaki üç yatak odasını gösterdi ve en üstteki terasa çıktık..Sandıkların üstünde yükselen yorganlar,duvarlardaki halılar mobilyalardaki el işi örtüler  çocukluğumla karıştım,Küçük kız çocuğu be kadınlarda yeni gelin olanı da bizimle dolaşıyor. Ellerinde hala kına var..
Terasdayız ,işte Zanzibarın o güzel manzarası taa denize kadar güneş alçalıyor karanlık yükseliyor.
Ne güzel bitirdim günü.





Hiç yorum yok :

Yorum Gönder