ANI 102
10 Eylül 2016
Uçak Colomboya gece birde indi.
Yarım saat dolmasını beklediğim eski aracla şehir merkezine doğru yola çıktık.
Benden başka yabancı yok.
Dura kalka bir saat kadar gittik bu kadar uzak olmamalı.
En son ben kaldım araçta ve şoför son durak dedi.
Yol boyunca adım başı üniformalı tüfekli askerler gördüm.
Bu hem korkutucu hem rahatlatıcıydı benim için. askeri darbeyi hatırlattığı için korkutucu,sivil saldırılardan koruduğu için rahatlatıcıydı.
Arada bir askerler aracı durdurup pencereden içeri bakıyor,baş işaretiyle iyimisin diye bana soruyor ben problem yok deyince tekrar hareket ediyoruz..
Hava alanında gün doğumunu beklemediğime pişman olmuştum.
Son durakta indim aynı anda karşıdaki taksinin şöförü koşarak yanıma geldi.
Lonly Planetten aldığım otelin adresini gösterdim, fiyatlar hakkında bilgim vardı. Merkezdeysek otel uzak olmamalı.
Biraz ilerde bizi süzen üniformalı tüfekli askerlere güvenerek taksi şöförünün önerdiği fiyatın yarısını önerdim şoföre, atla dedi.
Artık ne kadar kazık yediğimi umursamıyorum bir an önce yatıp uyumak istiyorum.
Ulaşımın daha rahat olduğunu okumuştum internetten ve lonly planetten ,çok yorgun ve bitkinim.
Yaklaşık beş dakika araçla gittikten sonra soför bir sokağın başında durdu bana sokağa girmek yasak burada in sokağın sonundaki kapı senin otel diyor.
Yok dedim öbür yoldan dolaş kapının önünde indir beni.Uçaktan indiğimden beri beyaz insan görmemiştim çok yabancı ve endişeliydim ve de sinirli.
Biz tartışırken camın vurulmasıyla şoförle aynı anda yüzümü cama çevirdim.
kapkara bir surat gülerek aç camı yapıyor..arkasında iki asker daha ver.
Şoförün beti benzi attı durumu el kol hareketleriyle anlattım askerlere. Şoför girilmez işaretini gösteriyor ,korkakca itiraz ediyor.
Askerler bağırdı çağırdı şoföre, anladığım kadarıyla neden bu yoldan girdin öbür taraftan dolaşaydın ya diyorlar.
Havası tamamne sönen soför kem küm ediyor.
Elinde telsiz olan asker tamam izin veriyorum girilmez yoldan gir turisti oteline bırak dedi.
Girilmez yoldan girdik aslında mesafe en fazla iki yüz metre. kapıda bıraktı adam ben.
İnerken bu sefer anlaştığımız fiyatın iki katını istemez mi parasını uzatıyorum yok almam diye gözüme sokacak parayı.
Döndüm askerlere baktım gitmişlerdi.Şoför biraz önce kırılan gururunun peşinde bir bağırıyor bir çağırıyor bana,sanırsın ezeli düşmanıyım.
Dedim paranı na bu merdivene bırakıyorum ister al ister bırak.
Merdivene parayı bıraktım girdim yıldızlı otelime.
Resepsiyondaki kız polis çağırayım mı diyor.
Yok dedim allahından bulsun.
Tertemiz odama çıktım ufalanmış bisküviler pek tatsız geldi ama kolaylıkla uykuya dalabildim.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder