5 Ağustos 2016 Cuma

BİR HAYAT BİN BİR ANI

ANI 36
5 Ağustos 2016

Sınır kasabalarına bayılırım.
Komiklerdir,  on adım sonra başka bir halkın arasında ,başka bir dinde, inanışta başka diye adlandırılan ülkedesiniz ve başka bir parayla alışveriş yapıyorsunuz.
Tekinsiz, pis, yoksul, belirsizdir sınır kasabaları havası ağırdır korku vardır . Mümkünse konaklarım da sınır köylerinde.
Moyalede benden önce gelen gezginler Medina otelden başka seçenek yok demişlerdi ama var iste.
Kocaman sevimsiz yeni bir otel yapılıyor. Biten kısımlarını hizmete açmışlar ama bitmeyen kısımlarında inşaat devam ediyor.
İnşaat kumundan atlayıp otele girdik Julie ye pahalı geldi 20 USD oda .
Evet pahalıydı ama onlar ikiye  bölecekler ben yalnız ödeyecektim  bu parayı.
Eşyalar yeni ama son derece zevksiz.
Ya  çöl kumundan ya inşaattan her yer toz kaplıydı. 
Odalarda tv  var diyor adam fiyat yüksekliğini anlatırken.
Yılbaşı nedeniyle kiliseler ,camiler yarışıyor kim daha  yüksek ve uzun anonslar yapacak diye ,ve otel bir camiyle yan yana.
Diğer seçenek Medina otel.
Ününü duymuştum fazlası vardı eksiği yoktu.
Ben bildiğimden yeni otelde kalalım dedim amaJulienin cimriliği ,benim de onu takip etmem …
Neyse Medina otele döndük,
Biraz önce ayrıldığımız entarili   otel sahibi kapıda karşıladı bizi tekrar oteli gezdik. 
Hani bir sebep aradık kalmak için ama…
Bina muhteşem ama bir konaklama ancak bu kadar pis olabilir.
Aslında  arap mimarisinin hoş bir örneği, gizli balkonları, duşlar, tuvaletler  gayet güzel.
Tek sorun su yok, su olmayınca da…
Entarili otel sorumlusu girişte, yerdeki musluğa kilit takmış evet inanmak zor ama öyle.
Su lazım olunca aşağı iniyorsunuz entariliyi buluyorsunuz anahtarla kilidi açıyorsunuz ,bütün bunları eğilerek yada diz çökerek yapmalısınız ve nihayet akan suya ulaşıyorsunuz.
Fiyat ,fiyat uygun iki USD, bu kadar suya bu kadar ücret.
Ben de seyahatlerimde paramı dikkatli harcarım ama  yalnız olsaydım bu iki seçenekten asla bu oteli seçmezdim.
Şeytana uydum Julie ye uydum işte.
Her katta tuvalet var ama suyu önceden haber vereceksin, plastik kovalarla getirecekler iki kat aşağıdan.
Odaların penceresi koridora açılıyor.
 Ve merdivenlerden katlara çıkarken duvara direk el yazısıyla  uyarı metni asılmış.
Maddelerden biri bu otelde hayat kadınları çalışamaz.
Yıkanmak için haber verin su ısıtırız dedi adam.
   
   Otobüs araştırıyoruz ,Moyaleden Kenya Marsabite oradan Nairobiye gideceğiz.
Her gün bir otobüs gidermiş yarınki dolu öbür gün için bilet veremeyiz gelin bakarız diyorlar.
En az iki gece konaklayacağız .
Keşke yeni yapılan otelde kalsaydım.
Çorbamsı bir şey içtim toz toprak içindeki bir lokantada Medina otele döndük.
Uykusuz bir geceden sonra erkenden eşyalarımı topladım, umurumda değil ben öbür otele gidiyorum.
Julie memnun değil ama  Michael de bana katılınca pılıyı pırtıyı topladık.
Banyoya ihtiyacım var dedim. Julıe ben yaptım dün, sıcak su getirdiler kovayla dedi.
Akan suyun altında olmadıkça ne yapayım ben o duşu.
Birinçi katın koridor girişine kocaman bir kazan koymuşlar hani karikatürlerde yamyamlar insanları koyar ya,işte aynı kazan altında odun ateşi su  kaynıyor.
Julie yemek mi yapacaklar dedi. Dedim yok senin dün yaptığın banyonun suyu buradan geliyor. 
Ama daha çok erken dedi.
Eee şimdi kim anlatacak bu kadına gusül abdestini.
İki dolarımı ödedim onlar birer dolar ödedi ayrıldık Medinadan.
Otobüslerin kalktığı yazı hanedeyiz.
Adamlar yarın sabaha belki yer var belki yok diyorlar.
Marsabit otobüsüs tıklım tıklım dolu gözümüzün önünde bizi almadan hareket etti.
Yarın gelin bu saatte bakarız.
Otele geri döndük odalarımıza yerleştik.
Fırsat bu fırsat biraz çamaşır yıkadım hava sıcak yarına rahat kururlar.
Birkaç saat tozlu kasabayı dolaştım demişmiydim sınır kasabalarını severim, 
Yol arkadaşlarımı ektim tek başıma çocukları korkuttum,güldürdüm,kadınlarla işaret diliyle konuşmaya çalıştım…Hoştu.
Herkesin listesinde olmalı sınır kasbalarında birkaç gün geçirmek ,anlatılmaz yaşanır,yaşayıncada tutkusu oluverir insanın.
Akşam yemeği için yol arkadaşlarımla sözleşmiştim otelde yedik eh işte tavuk çorbası tavuk pilav fena değildi ama yedi dolar etmezdi
Otel bayağı dolu yan masadaki profesör  ve karısıyla sohbet ettik .Karısı bu yakınlarda bir köydenmiş o yüzden uçakla gelmemişler.

Sabah kahvaltı yedide, sekizde garajda olmalıyız. 

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder