26 Eylül 2016 Pazartesi

BİR HAYAT BİN BİR ANI




ANI  88

26 Eylül 2016

Şairin dediği gibi gittiğin yere kendini de götür.

Zarif bir inişle Katmandu havalimanındayız. Giriş kapısına otobüs gibi yaklaştı uçak, eh bir iki adımda biz atıverdik artık.
Tek katlı, sıvasız, tuğladan, basit bir bina burası, sanki asker ziyaret salonu gibi.

İlk kez saksılarla süslenmiş bir hava alanı görüyorum ,çok özenmişler.

Buranın havalimanı olmasının tek kanıtı bahçede bir uçağın olması.İçim ısındı vallahi. Hele bu saksıdaki çiçeklerrrr.

Bagaj bandına ulaştığımda kimsecikler kalmamıştı ortalarda, sırt çantam da benim gibi sona kalmış, bir tarafa atılmış ve kısmen yan dikişleri sökülmüş. Toparladım, sırtladım zavallıyı.

Ana kapıdan adımımı atmamla sekiz on adam bağırarak bana doğru koşmaya başladı, anında ortalarında kalmıştım bir dahaki sefere sırtımı duvara yaslamalıyım. 
Nepalle ilgili okuduklarımı hatırladım hiç abartmamışlardı benden önce gelenler bu karşılama törenini.
Kapanın elinde kaldım desem yalan olmaz fiyat kırıla, kırıla on beş dolardan iki dolara indi. 
Toz duman savura savrula gidiyoruz toprak yollardaı durmaksızın konuşuyor, bana otel pazarlamaya çalışıyor.
Elimde otel adresleri olduğunu onlara gitmek istediğimi söylüyorum ama boşuna.
Sonunda onun göstereceği otelleri göreceğimi beğenirsem kalacağımı beğenmezsem ısrar etmeyeceği konusunda ortaklaştık. Adam Hintliymiş daha Hindistan’a gitmeden Hintlilerle bayağı haşir neşir olmuştum. Hava kararmaya başlamıştı, toz, sarsıntı, adamın bağırarak ısrarlı konuşması ve durmayan korna sesi sersemletmişti beni.

Thamell

Gittiğimiz yer gezginlerin konakladığı Thamell. Kraliyet sarayından geçtik. Hiç bu kadar yüksek duvar görmemiştim.

Thamell’e girdik renginden anladım… Rengarenk, ışıl ışıl, kalabalık. Çeşitli gürültülerle yemek kokuları da katılmış bu şölene. Sağlı sollu restoran, kafe, market her çeşit tezgahlar sevimli mi sevimli.
Hintli bana üç otel gösterdi üçü de içime sinmedi sonunda elimdeki adrese itirazsız götürdü beni.

İnsanların bu denli güler yüzlü olması beni keyiflendirdi resepsiyondaki delikanlı çok nazikti,teşekkür edip odama çıktım.

Yorgunluktan hemen uyumuşum. Gece yarısı genzimin yanmasıyla uyandım. Havada yoğun duman, egzoz kokusu, yanmış lastik kokusu, camın biri kapanmıyordu ve yardım almak için çok geçti. Ara, ara pis hava nedeniyle uyanarak sabahı ettim.





Hiç yorum yok :

Yorum Gönder