14 Ekim 2016 Cuma

BİR HAYAT BİN BİR ANI







ANI 106

14 Ekim 2016

 Gördüğüm en eski dolmuş ve otobüslerin hareket bile edemeyeceğini sanarken otomatik açılan kapanan kapıları beni hayrete düşürdü (bu saptamam Kübayı görmeden önceydi tabii). 

Kadınların  evlendikten sonrada kendi soyadlarını eşininkiyle beraber kullanmaları ve çocukların da hem anne hem babanın soyadlarını almaları isimleri uzatıyor.

Yumurtanın kiloyla satılmasıda tuhaftı.

Kente yakın bir tepede ülkeyi İspanyol zulmünden kurtaracak ilk eylemi yapan maden işcisi Guanajuato’lu Pipila nın görkemli bir heykeli var. Asıl adı Jose De Jesus Martinez De Los Reyes.    

Meksika kurtuluş hareketinin öncüsü din adamı ve yerel yönetiçi Hidalgo’nun Meksikada her kentte sokak, otel, müzelerde kahramanın adına rastlarsınız.

 Ülkenin diğer ünlüsü ressam Rivera. İspanyollardan devlet ve yönetim işlerini öğrenen Hidalgo savaş düşüncesini orta sınıfa yayıyor. O dönemlerde bu kent dünya gümüşünün % 75’ini çıkarıyor ve zengin madenlere sahip. Ayaklanmayı öğrenen İspanyollar Doleres Hidalgo’yu öldürmeyi planlıyor ama hikayeye göre zengin İspanyol çocuklarına da din dersleri veren Hidalgo bu çocuklardan komployu öğreniyor. O halde hemen savaşmalıyız diyerek bir vaaz sonrası 1810’da Doleres halkıyla yola çıkıyor. Atotonilco kasabasına yürüyor. Santa Maria Guadalupe (uzunluk nedeniyle isimlerin tamamını yazmıyorum)’nin resminin bulunduğu ünlü flamayı (bunun da dinsel ve ilginç bir söylencesi var) alarak o kasabanın halkını da kendilerine  katarak Guanajuato’daki Alhondiga’nın önüne geliyor. 
Bu bina şimdi müzeye dönüştürülmüş ama o dönemler halkın yiyecek deposuymuş. İspanyollar tarafından sıkı koruma altında ve tabiiki İspanyolların ateşli silahlarına karşın Meksikalıların sadece taşları ve sopaları, bir de inançları var. İşte burada savaşı başlatacak ilk taşı atan ve yiyecek deposunu ateşe veren maden işcisi Pipiladır.
 Savaş on bir yıl sürer Meksikalılar bu sürede zaman zaman bıkarak geri çekilirler. Fransızların İspanyaya saldırmasıyla  İspanyollar askerlerini Meksika’dan çeker ve savaş Meksika’nın lehine sonuçlanır. Efsaneler Müzesinde Pipila’nın öyküsü yok?

Santa Maria Guadalupe Meksika’da en çok figürü bulunan ve en çok sevilen azize. Öyküsü; fakir çoban Juan Diego’ya görünür azize Guadalupe. Ona halkına söyle buraya bir kilise yapsınlar ve adımı versinler der. Çoban da doğal olarak sizi gördüğüme kimse inanmaz ki diyerek itiraz eder. Guadalupe o zaman bana gül topla getir der. Çoban ama buralarada gül olmazki diye itiraz eder.  Ama azize israrlı sen git, güller seni bulacak diyor. Ve dediğide oluyor çoban önlüğünde güllerle dönüyor. Önlüğünü açarak işte gülleriniz derkeeeen, o da ne !! Önlüğündeki güller birden Guadelupe’nin posterine dönüşür. Gudalupe ise çoktan oradan ayrılmıştır. Köylüler resmi görünce çobana inanır ve azizenin isteğini yerine getirler.
Bu önlük parçası Meksikositi’de bir kilisede saklanıyor. Bilim adamları bunca yıl sonra resmin neden bozulmadığını ve hangi boyalarla yapılmış olduğunu açıklayamıyorlar.

Meksikada Tarkan’ın şarkılarını pazarda, sokakta, alışveriş merkezlerinde sıkça duymak önceleri beni şaşırttı. Ama Cuba (Havana) otelin havuzunda Tarkan’ın şarkısı eşliğinde havuzdaki animasyon! Pes doğrusu!






Hiç yorum yok :

Yorum Gönder